3 Haziran 2018 Pazar

Dikkat Çekici Sözler

Manşet: İntihar haramdı, biz de yüzümüzü astık.
Aşkı ve sefaleti gizlemek güçtür.
Beklemek ne güzeldir, sevgili gelecekse bir gün.
Aşk, büyüktür ama sonsuz değildir.
Senin olanın yokluğu, bir alev gibi yaktı mı hiç seni?
Yalanlarımız güzel, inanması zevkli.
Aşk cennetin dilinden bize kalan yegâne hatıradır.
Gündüzler sizin olsun verin bana geceleri.
Bir insan ya sarhoş olunca sır tutamaz ya aşık olunca.
İlk ve son aşkımız kendimize karşı olandır.
İnsan adı verilen hiçbir yaratık, aşka emirler veremez!
Bir aşkı sürdürmeyi de bilirim süründürmeyi de!
Ayrılık eğer yazılmış ise o zaman sana veda etmek gerekir.
Kırılmış bir kalbin hesabı, bu dünyaya ağır gelir.
Bir martı olsaydım dönüp dolaşıp yine senin kafana sıçardım…
Aşklar, ovaları kaplamış olan muazzam ordulara benzer.
Anlaşılan üretiminde bir hata oldu? Beyin koymayı unutmuşlar.
Şimdi ben mutluluğa müebbet yesem, kesin yarın af çıkar.
Aşk yüreklerden gökyüzüne kadar uzanan ateşten bir merdivendir.
Masada bırakılmış çay gibiyim, gittikçe soğuyorum hayattan.
Yarı yolda bırakmışım. Nankör olma yarı yola kadar getiren benim.
Eski aşklar yanmış, sönmüş kömür gibi gayet kolay alev alır.
Keşke yanımda olsaydın demiyorum, biliyorum ki; isteseydin olurdun.
Tabiat aşkı, insanın ümitlerini boşa çıkarmayan yegâne aşktır.
Ey sevgili nedir yüzündeki acı yoksa kırılan hayallerim mi battı eline?
Gerçek aşk, karşılık olarak hiçbir şey beklemediğin yerde başlar.
Yaşayış, gelenek, düşünce her şey değişiyor. Bir tek şey değişmiyor: aşk!
Ey aşk!  Bütün öteki zevkler, senin acıların kadar değerli değil.
Daha dün, bütün ihtişamı ile orada iken, bugün ararız, yerinde yeller eser.
Kolay anlatılıyor acılar, kolay yazılıyor. Kolay yaşanmıyor oysa.
Hayat, bazı şeyleri kafana vura vura, bazı şeyleri de kalbini kıra kıra öğretir.
İplerdeki düğümler bir şekilde çözülür, asıl mesele boğazdakiler.
Hiçbir zaman doğru insan çıkmaz karşına. Ya zaman yanlıştır ya da insan.
Çok talibim var diyenler; sevinmeyin. Ucuz malın alıcısı çoktur.
Kahve falında balık para demekse; en büyük hazinemdir gözlerindeki okyanus.
Yüreğin dişisi erkeği olmaz; bir ‘mert’ olanı vardır bir de ‘namert’
Aşk, davaya benzer, cefa çekmek de şahide; şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki.
Dünyan öyle bir kararsın ki, seni aydınlatan tek ışık gözlerim olsun.
Aşk deniz meltemleri gibidir; sesini duyarız, nereden gelip nereye gittiğini kestiremeyiz.
Sonra bu roman kaldığı yerden devam etti; giden dönmedi, kalan unutmadı.
Tutar yönünü şaşırır hasret cehennemine düşersin. Sonra o kadar uğraş ki o yangını söndüresin.
Özlemekten daha zor bir şey varsa; o da özlediğini, özlediğin kişiye söyleyememek.
Yâre bir baksın, ne mümkün gözde sevda olmasın. Sen de sev, lakin bu sevda sözde sevda olmasın.
Rakıyı gören suyu kadını gören yatağı arar olmuş ne içmesini bilen var; ne sevmesini.
Sen benim olmadıklarım ol. İyi ol mesela. Mutlu ol. Huzurlu ol. Aşk ol. Ve seni bana sevdirene emanet ol.
İnsanları yalan söyledikleri zaman dinlemeyi severim. Olmak istedikleri, olamadıkları kişiyi anlatırlar.
Aşk yirmisinde tatlı bir hülya, otuzunda bir ihtiyaçtır. Kırkında bir alışkanlık, ellisinde ise sadece küstahlıktır.
Havam bozulmaya başladı yine. Gözlerim de dolmaya. Sanırım içimde bir yerlere sen yağdı gece gece.
Benim gönlümün kırılmaz sabrı, senin gönlünün yumuşamaz katılığı var. Şu halde sevgilim aşk yolunda ikimiz de sert taşız.
Kalbimin kapısına “buradan geçmek yasaktır” diye yazdım. Fakat aşk, gülerek geldi ve “ben her yere girebilirim” diye fısıldadı.
Güzel kadın şişede kalan son dubleye benzer. Herkesin gözü onun üstündedir ama almaya çekinirler. Sonra da densizin biri gelir löp diye götürür. Bu yüzden güzel kadın ya yalnızdır ya da öküzün biri almıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Af ve Merhamet Peygamberi

  Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) af ve merhamet sahibi olduğunu gösteren ve bu sayede nice ölü kalbin iman selametine ulaştığı eşsiz örnekl...